CMK 308/A, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin verdiği kesin nitelikteki kararlara karşı, bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına olağanüstü itirazda bulunma yetkisi tanır. Bu düzenleme, 7035 sayılı Kanun ile 2017 yılında CMK’ya eklenmiştir. CMK 308/A, istinaf kanun yolunun bir parçası olarak, Bölge Adliye Mahkemelerinin kesin kararlarına karşı başvurulabilecek olağanüstü bir kanun yoludur.

CMK 308/A Düzenlemesi Nedir Ve Hangi Amaca Hizmet Eder?

CMK 308/A, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin verdikleri kararlar üzerinde Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla hukuki denetim yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur. Bu düzenleme ile hukuka aykırılıklar içeren istinaf kararlarının yeniden değerlendirilmesi ve gerekirse düzeltilmesi sağlanır. Amaç, yargı hatalarının düzeltilmesi, adil yargılama ilkesinin korunması ve hukuki güvenliğin sağlanmasıdır.

CMK 308/A Başvurusu, Olağan Ya Da Olağanüstü Bir Kanun Yolu Mudur?

CMK 308/A, olağanüstü bir kanun yoludur. Bu kanun yolunu, taraflar doğrudan kullanamaz, yalnızca Cumhuriyet Başsavcılığı kullanabilir. Kesinleşmiş kararlara karşı başvurulur. Kararın kesinliğine rağmen yeniden değerlendirme yapılmasına olanak tanır. Dolayısıyla CMK 308/A, olağan kanun yolları dışında, sınırlı ve özel şartlarla başvurulan, istisnai bir denetim yoludur.

Kimler CMK 308/A Kapsamında İtiraz Edebilir?

Yalnızca Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı bu başvuru hakkına sahiptir. Sanık, mağdur, müşteki veya müdafi bu yola doğrudan başvuramaz. Ancak taraflar, Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak itiraz kanun yoluna başvurulmasını talep edebilirler bu talep başsavcılık tarafından değerlendirilir başsavcılık talebi kabul ederse itiraz yoluna gider, başsavcılık dilerse talebi değerlendirdikten sonra ret edebilir.

308-A Kanun Yoluna Başvuru Süresi ?

Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı, aleyhe başvurularda kararın kendisine tebliğinden itibaren 30 gün içinde itirazda bulunabilir, işbu süre kesin niteliktedir. Sanık lehine yapılan itirazlarda süre sınırı bulunmamaktadır. Başsavcılık dilediği zaman sanık lehine itiraz da bulunabilir, sanık aleyhine yapılacak itirazlarda süre 30 günlük kesin bir süre ile sınırlandırılmıştır.

Hangi Kararlar CMK 308/A Kapsamında İtiraza Konu Olabilir?

İstinaf Başvurularının Reddi Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararının istinaf başvurusu üzerine reddine ilişkin kararları.

İstinaf Başvurularının Kabul Edilmemesi Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, istinaf başvurularını kabul etmeyerek ilk derece mahkemesinin kararını onamasına ilişkin kararları.

İstinaf Başvurularının Kabul Edilmesi ve Esas Hakkında Karar Verilmesi: Bölge adliye mahkemesinin, istinaf başvurularını kabul ederek esas hakkında karar vermesi durumunda verilen kararlar.

Düzelterek Esastan Ret ve Bozma Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararını düzelterek esastan ret veya bozması durumunda verilen kararlar.

Bu kararlar, CMK m. 286/2 uyarınca kesin nitelikte olup temyize tabi olmayan kararlardır. Bölge Adliye Mahkemesi’nin kesin nitelikte olan ve temyize tabi olmayan kararlarına karşı CMK m. 308/A uyarınca itiraz başvurusu yapılabilir.

Hangi Kararlara Karşı İtiraz Yapılamaz?

Koruma Tedbirlerine İlişkin Kararlar: Örneğin, tutukluluk, adli kontrol gibi tedbirlere ilişkin kararlar.

Ara Kararlar: Yargılamanın seyrini etkileyen, ancak nihai hüküm içermeyen ara kararlar.

Süresi Geçerek Kesinleşmiş Kararlar: İstinaf mahkemesinin temyize açık kararları, süresi içerisinde temyiz edilmeden kesinleşmişse bu kararlara karşı itiraz kanun kanun yoluna başvurulamaz. Bunun yanında kesinleşmemiş kararlar itirazın konusu olamamaktadır. Bu kararlar, CMK m. 308/A kapsamı dışında olup, itiraz kanun yoluna tabi değildir.

Başsavcılığa Talep Dilekçesinde Nelere Dikkat Edilmelidir?

İtiraz dilekçesinde; İtiraza konu karar açıkça belirtilmeli, İstinaf dilekçesinde belirtilen hususlar tekrarlanmamalıdır. Kesin hukuka aykırılıklar, İstinafın değerlendirme yaparken gözden kaçırdığı hususlar vurgulanmalıdır. Uygulamada ise Başsavcılığa talep dilekçeleri istinaf dilekçesinin tekrar edilmesi şeklinde yazılmaktadır. Bu nitelikteki dilekçeler Başsavcılık tarafından dikkate alınmamaktadır. Bir dilekçenin redde uğramaması için kesin nitelikteki hukuka aykırılıklar dile getirilmeli örneğin; son sözler sorulmadan hüküm kurulmuşsa, Müdafi atanması gereken bir durumda müdafi olmadan yargılama yapılması. Dilekçe, hem içerik olarak güçlü hem de usul yönünden eksiksiz olmalıdır. Örnek: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu Kararı 2025/74 E. 2025/74 K.

İtiraz Yapıldıktan Sonra Süreç Nasıl İşler?

Başsavcılık itiraz edilen hususları açıkça belirterek, gerekçeli bir şekilde itiraz dilekçesini daireye verir. İtirazın yapılmasının ardından, itiraz, öncelikle kararı veren ceza dairesi tarafından incelenir. Daire, itirazı yerinde görürse kararını düzeltebilir, kısmen ret kısmen kabul kararı verebilir veya itirazı reddederek dosyayı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderir. Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu, itirazı değerlendirir ve şu kararları verebilir;

İtirazın reddi: İtirazın kabul edilmemesi durumunda, ilgili ceza dairesinin verdiği karar geçerli kabul edilir.

İtirazın kabulü ve kararın düzeltilmesi: İtirazın yerinde görülmesi halinde, karar düzeltilir. Kararın ilk derece mahkemesi kararının bozulması ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması şeklinde verilmesi gerekmektedir.

Düşme kararı: İtirazın usul veya esas yönünden reddedilmesi durumunda, dava düşer.

Başkanlar Kurulu’nun verdiği kararlar kesindir ve bu kararlara karşı başka bir başvuru yolu bulunmamaktadır. Bu kararlar kanun yararına bozma yoluna da götürülemez.

Başkanlar Kurulu Kaç Kişiden Oluşur, Kimlerden Oluşur Ve Nasıl Seçilir?

308/A itirazını inceleyecek Başkanlar Kurulu, 5 kişiden oluşur. Kurulun başkanı, Bölge Adliye Mahkemesi Başkanıdır. Diğer 3 üye ise Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından Bölge Adliye Mahkemesi başkanları arasından belirlenir. 4. Üye ise kararına itiraz edilen dairenin başkanıdır. Kurul kararlarını salt çoğunlukla alır.

Başkanlar Kurulunun Kararına Karşı Direnme Yolu Var Mıdır?

Başkanlar kurulunun CMK 308/A kapsamında verdiği karar “nihai”dir ve bu karara karşı herhangi bir direnme hakkı yoktur. Bu yönüyle, CMK 308/A, sınırlı ve tek seferlik bir olağanüstü kanun yolu olup; karar sonrası hukuki süreç kapanır. Ancak ret kararına karşı aynı gerekçeyle bir daha itiraz yoluna gidilemez, fakat farklı bir gerekçe ile yine karar sanık lehine olmak üzere her zaman itiraz kanun yoluna başvurulabilir.

308/a itiraz kanun yolu 2017 yılında olağanüstü yasa yolu olarak düzenlenen istisnai bir yoldur. Hukuka aykırılıkların giderilmesi adına önemli bir hukuki yöntemdir. İtiraz kanun yolu, olağan bir kanun yolu gibi her durumda başvurulacak bir yol olarak görülmemelidir. Her olayda bu yola başvurulması, hem bu kanun yolunun özel ve nitelikli yapısını zedeler, hem de işlevselliğini kaybetmesine neden olur. İtiraz kanun yoluna ancak, olağan istinaf incelemesinde gözden kaçmış açık hukuka aykırılıklar bulunması hâlinde ve bu aykırılıklar gerekçelendirilerek başvurulmalıdır. Aksi takdirde, bu yolun olağan bir başvuru aracı gibi kullanılması, Cumhuriyet başsavcılıklarını da talepleri esaslı bir inceleme yapmaksızın doğrudan reddetme eğilimine itebilir. Bu durum, itiraz kurumunun etkinliğini ve güvenilirliğini zayıflatır. Bu nedenle, bu yola başvuru yapılırken amaç, istinaf sisteminin denetiminden kaçmış açık hukuka aykırılıkların düzeltilmesini sağlamak olmalı; başvuru gerekçeleri ise somut, ciddi ve hukuki temellere dayalı olmalıdır.

​CMK 308/A, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin verdiği kesin nitelikteki kararlara karşı, bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına olağanüstü itirazda bulunma yetkisi tanır. Bu düzenleme, 7035 sayılı Kanun ile 2017 yılında CMK’ya eklenmiştir. CMK 308/A, istinaf kanun yolunun bir parçası olarak, Bölge Adliye Mahkemelerinin kesin kararlarına karşı başvurulabilecek olağanüstü bir kanun yoludur.

CMK 308/A Düzenlemesi Nedir Ve Hangi Amaca Hizmet Eder?

CMK 308/A, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin verdikleri kararlar üzerinde Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla hukuki denetim yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur. Bu düzenleme ile hukuka aykırılıklar içeren istinaf kararlarının yeniden değerlendirilmesi ve gerekirse düzeltilmesi sağlanır. Amaç, yargı hatalarının düzeltilmesi, adil yargılama ilkesinin korunması ve hukuki güvenliğin sağlanmasıdır.

CMK 308/A Başvurusu, Olağan Ya Da Olağanüstü Bir Kanun Yolu Mudur?

CMK 308/A, olağanüstü bir kanun yoludur. Bu kanun yolunu, taraflar doğrudan kullanamaz, yalnızca Cumhuriyet Başsavcılığı kullanabilir. Kesinleşmiş kararlara karşı başvurulur. Kararın kesinliğine rağmen yeniden değerlendirme yapılmasına olanak tanır. Dolayısıyla CMK 308/A, olağan kanun yolları dışında, sınırlı ve özel şartlarla başvurulan, istisnai bir denetim yoludur.

Kimler CMK 308/A Kapsamında İtiraz Edebilir?

Yalnızca Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı bu başvuru hakkına sahiptir. Sanık, mağdur, müşteki veya müdafi bu yola doğrudan başvuramaz. Ancak taraflar, Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak itiraz kanun yoluna başvurulmasını talep edebilirler bu talep başsavcılık tarafından değerlendirilir başsavcılık talebi kabul ederse itiraz yoluna gider, başsavcılık dilerse talebi değerlendirdikten sonra ret edebilir.

308-A Kanun Yoluna Başvuru Süresi ?

Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı, aleyhe başvurularda kararın kendisine tebliğinden itibaren 30 gün içinde itirazda bulunabilir, işbu süre kesin niteliktedir. Sanık lehine yapılan itirazlarda süre sınırı bulunmamaktadır. Başsavcılık dilediği zaman sanık lehine itiraz da bulunabilir, sanık aleyhine yapılacak itirazlarda süre 30 günlük kesin bir süre ile sınırlandırılmıştır.

Hangi Kararlar CMK 308/A Kapsamında İtiraza Konu Olabilir?

İstinaf Başvurularının Reddi Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararının istinaf başvurusu üzerine reddine ilişkin kararları.

İstinaf Başvurularının Kabul Edilmemesi Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, istinaf başvurularını kabul etmeyerek ilk derece mahkemesinin kararını onamasına ilişkin kararları.

İstinaf Başvurularının Kabul Edilmesi ve Esas Hakkında Karar Verilmesi: Bölge adliye mahkemesinin, istinaf başvurularını kabul ederek esas hakkında karar vermesi durumunda verilen kararlar.

Düzelterek Esastan Ret ve Bozma Kararları: Bölge adliye mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararını düzelterek esastan ret veya bozması durumunda verilen kararlar.

Bu kararlar, CMK m. 286/2 uyarınca kesin nitelikte olup temyize tabi olmayan kararlardır. Bölge Adliye Mahkemesi’nin kesin nitelikte olan ve temyize tabi olmayan kararlarına karşı CMK m. 308/A uyarınca itiraz başvurusu yapılabilir.

Hangi Kararlara Karşı İtiraz Yapılamaz?

Koruma Tedbirlerine İlişkin Kararlar: Örneğin, tutukluluk, adli kontrol gibi tedbirlere ilişkin kararlar.

Ara Kararlar: Yargılamanın seyrini etkileyen, ancak nihai hüküm içermeyen ara kararlar.

Süresi Geçerek Kesinleşmiş Kararlar: İstinaf mahkemesinin temyize açık kararları, süresi içerisinde temyiz edilmeden kesinleşmişse bu kararlara karşı itiraz kanun kanun yoluna başvurulamaz. Bunun yanında kesinleşmemiş kararlar itirazın konusu olamamaktadır. Bu kararlar, CMK m. 308/A kapsamı dışında olup, itiraz kanun yoluna tabi değildir.

Başsavcılığa Talep Dilekçesinde Nelere Dikkat Edilmelidir?

İtiraz dilekçesinde; İtiraza konu karar açıkça belirtilmeli, İstinaf dilekçesinde belirtilen hususlar tekrarlanmamalıdır. Kesin hukuka aykırılıklar, İstinafın değerlendirme yaparken gözden kaçırdığı hususlar vurgulanmalıdır. Uygulamada ise Başsavcılığa talep dilekçeleri istinaf dilekçesinin tekrar edilmesi şeklinde yazılmaktadır. Bu nitelikteki dilekçeler Başsavcılık tarafından dikkate alınmamaktadır. Bir dilekçenin redde uğramaması için kesin nitelikteki hukuka aykırılıklar dile getirilmeli örneğin; son sözler sorulmadan hüküm kurulmuşsa, Müdafi atanması gereken bir durumda müdafi olmadan yargılama yapılması. Dilekçe, hem içerik olarak güçlü hem de usul yönünden eksiksiz olmalıdır. Örnek: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu Kararı 2025/74 E. 2025/74 K.

İtiraz Yapıldıktan Sonra Süreç Nasıl İşler?

Başsavcılık itiraz edilen hususları açıkça belirterek, gerekçeli bir şekilde itiraz dilekçesini daireye verir. İtirazın yapılmasının ardından, itiraz, öncelikle kararı veren ceza dairesi tarafından incelenir. Daire, itirazı yerinde görürse kararını düzeltebilir, kısmen ret kısmen kabul kararı verebilir veya itirazı reddederek dosyayı Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderir. Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu, itirazı değerlendirir ve şu kararları verebilir;

İtirazın reddi: İtirazın kabul edilmemesi durumunda, ilgili ceza dairesinin verdiği karar geçerli kabul edilir.

İtirazın kabulü ve kararın düzeltilmesi: İtirazın yerinde görülmesi halinde, karar düzeltilir. Kararın ilk derece mahkemesi kararının bozulması ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması şeklinde verilmesi gerekmektedir.

Düşme kararı: İtirazın usul veya esas yönünden reddedilmesi durumunda, dava düşer.

Başkanlar Kurulu’nun verdiği kararlar kesindir ve bu kararlara karşı başka bir başvuru yolu bulunmamaktadır. Bu kararlar kanun yararına bozma yoluna da götürülemez.

Başkanlar Kurulu Kaç Kişiden Oluşur, Kimlerden Oluşur Ve Nasıl Seçilir?

308/A itirazını inceleyecek Başkanlar Kurulu, 5 kişiden oluşur. Kurulun başkanı, Bölge Adliye Mahkemesi Başkanıdır. Diğer 3 üye ise Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından Bölge Adliye Mahkemesi başkanları arasından belirlenir. 4. Üye ise kararına itiraz edilen dairenin başkanıdır. Kurul kararlarını salt çoğunlukla alır.

Başkanlar Kurulunun Kararına Karşı Direnme Yolu Var Mıdır?

Başkanlar kurulunun CMK 308/A kapsamında verdiği karar “nihai”dir ve bu karara karşı herhangi bir direnme hakkı yoktur. Bu yönüyle, CMK 308/A, sınırlı ve tek seferlik bir olağanüstü kanun yolu olup; karar sonrası hukuki süreç kapanır. Ancak ret kararına karşı aynı gerekçeyle bir daha itiraz yoluna gidilemez, fakat farklı bir gerekçe ile yine karar sanık lehine olmak üzere her zaman itiraz kanun yoluna başvurulabilir.

308/a itiraz kanun yolu 2017 yılında olağanüstü yasa yolu olarak düzenlenen istisnai bir yoldur. Hukuka aykırılıkların giderilmesi adına önemli bir hukuki yöntemdir. İtiraz kanun yolu, olağan bir kanun yolu gibi her durumda başvurulacak bir yol olarak görülmemelidir. Her olayda bu yola başvurulması, hem bu kanun yolunun özel ve nitelikli yapısını zedeler, hem de işlevselliğini kaybetmesine neden olur. İtiraz kanun yoluna ancak, olağan istinaf incelemesinde gözden kaçmış açık hukuka aykırılıklar bulunması hâlinde ve bu aykırılıklar gerekçelendirilerek başvurulmalıdır. Aksi takdirde, bu yolun olağan bir başvuru aracı gibi kullanılması, Cumhuriyet başsavcılıklarını da talepleri esaslı bir inceleme yapmaksızın doğrudan reddetme eğilimine itebilir. Bu durum, itiraz kurumunun etkinliğini ve güvenilirliğini zayıflatır. Bu nedenle, bu yola başvuru yapılırken amaç, istinaf sisteminin denetiminden kaçmış açık hukuka aykırılıkların düzeltilmesini sağlamak olmalı; başvuru gerekçeleri ise somut, ciddi ve hukuki temellere dayalı olmalıdır. Hukuki Haber

Haberin Alıntılandığı Kaynak: www.hukukihaber.net

Shares: