T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2016/7978 E., 2017/9812 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dokuzuncu fıkrasında düzenlenen suçun maddi unsuru, güvenlik ya da koruma veya önleyici idari tedbir gereği spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişinin, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğüne aykırı davranmasıdır. Manevi unsuru ise, genel kast olup, fail, müsabaka günü bulunduğu yere en yakın genel kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü yerine getirmeme halidir.
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin beşinci fıkrasının “a” bendinde, koruma tedbiri olarak uygulanan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin, Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmesi halinde derhal kaldırılacağı düzenlenmiştir. Buna göre, anılan koruma tedbirinin, soruşturma evresinde, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili soruşturan ya da bulunması halinde Cumhuriyet Başsavcılığınca iş bölümü gereği görevli kılınan Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde ise yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili kovuşturan mahkeme tarafından istem üzerine veya re’sen kaldırılması durumunda sanık hakkında uygulanan bu koruma tedbiri, kararın kesinleşmesine gerek olmaksızın anılan kanun gereği derhal kaldırılır ve sanığın, koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verildiği tarihten itibaren
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında tanımlanan genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbiri, soruştuma veya kovuşturma sonuna kadar uygulanması mutlak bir zorunluluk olmayıp, yukarıda belirtilen yetkili merciilerce kaldırılmadığı takdirde başlatılan soruşturmanın ya da ceza muhakemesinin sonucuna göre devam etmesi söz konusudur.
6222 sayılı Kanun’da yetkili merciilerce verilen koruma tedbirinin kaldırılmasını konu alan istemin kabulüne, reddine veya re’sen kaldırılmasına dair kararlara karşı bir kanun yolu öngörülmemiş ise de, burada 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uyarınca gerçekleştirilen bir soruşturma söz konusu olduğundan, soruşturma ya da kovuştumada geçerli itiraz usulü de aynı şekilde kullanılabilmelidir.
Yetkili veya itiraz merciilerince istem üzerine veya re’sen spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilirken dikkat edilmesi gereken husus, soruştuma açılmasının ortaya koyduğu haklı bir gerekçeyle uygulanan bu koruma tedbirine muhatap olan kişinin yeniden 6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya anılan Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlardan birini işleyip topluma yönelik zarar verme tehlikesinin bulunup bulunmadığını takdir etmektir.
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dokuzuncu fıkrasında düzenlenen suç açısından hangi nedenlerin haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olarak kabulu uygulamada ciddi tereddütlere sebep olmaktadır. Dairemizin de istikrar kazanmış içtihatları da göz önünde bulundurularak, bu koruma tedbirine muhtap olan kişinin, iradesi dışında gelişen, önceden öngörülmesi mümkün olmayan ve kaçınılmaz durumların varlığı halinde haklı ve kabul edilebilir bir mazeret söz konusudur.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde ise,
Sanığın savunmasında ileri sürdüğü “mahkemeden ceza aldıktan sonra benim nerede nasıl imza atacağıma dair bir yazı gelmedi, zaten haftasonları çalışıyorum ve maçlara da gitmiyorum” biçimindeki nedenin haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olmaması karşısında; 11/03/2012 tarihinde Adana Demirspor – Alanyapor futbol takımları arasında yapılan spor müsabakası sırasında sanığın stadyum içerisinde 6222 sayılı Kanun’un 16/2. maddesi kapsamında yasak alanlara girme eylemi sonrası başlatılan soruşturma gereğince derhal uygulamaya konulan spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbirinin gereklerine uymayan sanığın eyleminin 6222 sayılı Kanun’un 18/9. maddesinde yazılı suçu oluşturduğu gözetilmeden; sanığın mahkumiyeti yerine yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
—
T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2016/5280 E., 2017/5852 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Ayrıntıları Dairemizin 06.04.2016 Tarih, 2015/33364 Esas ve 2016/14676 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, kolluk tarafından spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri uygulanmasında ve sanığın, yurt içinde bulunduğu takdirde, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmasında hukuka aykırılık bulunmadığı cihetle; 11/08/2013 tarihinde Adana Demirspor – Kayserispor futbol takımları arasında yapılan spor müsabakası öncesinde sanığın stadyum dışarısında 6222 sayılı Kanun’un 13/2. maddesi kapsamında spor alanlarına yasak madde sokulması eylemi sonrası başlatılan soruşturma gereğince derhal uygulamaya konulan spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin gereklerine uymayan sanığın eyleminin anılan Kanun’un 18/9. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı cihetle, sanığın soruşturma evresinde, kolluğa müracaat etmediği tarihte asker olduğunu savunması ve UYAP’tan yapılan kontrolde sanığın yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemine ilişkin sabıka kaydının bulunmaması karşısında; mahkemece, 19.09.2013 tarihinde sanığın askerde olup olmadığı hususunun araştırılarak ve Adana Demirspor taraftarı olan sanık hakkında koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan dava dosyasının getirtilip, kararın türü ve verilme tarihi ile önödeme halinde ise, önödemede bulunulduğu tarih tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de,
2-6222 sayılı Kanun’un 18/3. maddesinin ikinci cümlesinde yer alan “…. kovuşturma evresinde mahkeme tarafından bu tedbirin kaldırılmasına karar verilmediği takdirde …” hükmü karşısında, 6222 sayılı Kanunda yer alan suçlar ile bu kanunla yollamada bulunulan kanunlardaki suçlar hakkında soruşturma başlamasıyla verilecek seyirden yasaklama koruma tedbirinin kaldırılması hususunda, kovuşturma evresinde yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemin görüldüğü mahkeme tarafından karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın koruma tedbirinin gereği olan kolluğa müracaat etme yükümlülüğünün ihlalini kovuşturan mahkemece beraat kararı ile birlikte yasaklama kararının kaldırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
—
T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2017/5590 E., 2018/4875 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanık hakkında 6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya yollamada bulunulan ilgili kanunlardaki suçlardan dolayı soruşturma başlatılmaması nedeniyle koruma tedbiri niteliğindeki spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri uygulanamayacağından ve dolayısıyla tedbirin gereklerine uyma yükümlülüğünden bahsedilemeyeceğinden, yerel mahkemenin beraat kararında isabetsizlik bulunmamıştır.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Eyleme ve yükletilen suça yönelik O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 24/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
—
T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2017/5895 E., 2018/4886 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I. İlgili Hukuk Kuralları
6222 sayılı Kanun’un “seyirden yasaklanma” başlığı altında düzenlenen 18. maddesinde; “(3) Bu madde kapsamına giren suçlardan dolayı soruşturma başlatılması halinde şüpheli hakkında spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri derhal uygulamaya konulur. Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından bu tedbirin kaldırılmasına karar verilmediği takdirde bu yasağın uygulanmasına koruma tedbiri olarak devam edilir.”, “(5) Koruma tedbiri olarak uygulanan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbiri; a) Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmesi, b) Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi, c) Sanık hakkında beraat veya düşme kararı verilmesi, halinde derhal kaldırılır.”, “(6) … önödeme halinde ise, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin uygulanmasına devam edilir.”, “(8) Bu madde hükümlerine göre spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlüdür” ve “(9) Sekizinci fıkradaki yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi, yirmibeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır.” hükümleri düzenlenmiştir.
6222 sayılı Kanun’un Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin “müsabakaları seyirden yasaklanma tedbirine ilişkin usul ve esaslar” başlığı altında düzenlenen 22. maddesinde; “(1) Müsabakaları seyirden yasaklanma tedbirine ilişkin usul ve esaslar şunlardır:” “a) Kanunda tanımlanan veya yollamada bulunan ilgili kanunlardaki suçlardan dolayı soruşturmayla ilgili işlemler Cumhuriyet savcısının sözlü ya da yazılı talimatı üzerine genel kolluk görevlileri tarafından başlatılır.” “b) Kanun kapsamında haklarında soruşturma başlatılan kişilerle ilgili gerekli işlemler yapıldıktan sonra ilgililer hakkında genel kolluk tarafından resen müsabakaları seyirden yasaklanma tedbiri uygulanarak düzenlenen form ilgili spor güvenlik birimine gönderilir.” “c) Seyirden yasaklanma tedbirinin, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmediği takdirde koruma tedbiri olarak uygulanmasına devam edilir.”, “ç) Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbiri hakkında Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından verilen kararlar elektronik bilgi bankasına kaydedilmek üzere ilgili makam tarafından İl spor güvenlik birimine gönderilir. Kovuşturmaya yer olmadığı, sanık hakkında beraat veya düşme kararı verilmesi hallerinde seyirden yasaklanma tedbiri derhal kaldırılır.”, “d) … ön ödeme halinde ise ön ödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.” ve “f) Spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün yurtiçinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın polis merkezi amirliğine veya jandarma karakol komutanlığına başvurur.” hükümleri düzenlenmiştir.
II. Hukuki Değerlendirme
A) Kolluğa Müracaat Etme Yükümlülüğünün İhlali Suçu
Adli kontrol benzeri bir kurum olarak öngörülen seyirden yasaklanma tedbiri, 14.4.2011 tarihli ve 27905 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlüdür. Anılan yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi, yirmişbeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır (m.18/9).
1. Suçla Korunan Hukuki Yarar
6222 sayılı Kanun’un 18/9. maddesinde öngörülen suçla korunan hukuki değer, faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, bu yolla kişilerin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izlemesi ve dolayısıyla kamu güvenliğinin sağlanmasıdır.
2. Suçun Faili ve Mağduru
Bu suçun faili, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan bir kimse olabilir, suçun mağduru ise, soyut tehlikeye maruz kalan toplumun bireyleridir.
3. Suçun Maddi Unsuru
Bu suçun maddi unsuru, güvenlik ya da koruma veya önleyici idari tedbir gereği spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişinin, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğüne aykırı davranmasıdır. Soyut tehlike suçu niteliğinde bulunan bu suçta, anılan başvurma yükümlülüğüne aykırı davranış gerçekleştirilmesinin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izleyen kişiler açısından genel olarak tehlike (zarar doğurabilme olasılığı) meydana getirmesi yeterli sayılmış, ayrıca somut bir tehlikenin ve zararın doğması aranmamıştır.
4. Suçun Manevi Unsuru
Bu suçun manevi unsuru genel kast olup, fail, müsabaka günü bulunduğu yere en yakın genel kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü yerine getirmeme halinde cezalandırılır ve failin saiki önem taşımaz.
B. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklanma
1. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama Koruma Tedbirinin Hukuki Niteliği
Ceza muhakemesinde koruma tedbirleri, kişinin suçluluğu yargı kararıyla tespit edilmeden önce temel bir hakkın sınırlandırılması sonucunu doğuran ve amacı muhakemenin yapılabilmesini veya ileride verilmesi muhtemel olan hükmün infazının yerine getirilmesini sağlamak olan işlemlerdir. Koruma tedbirleriyle ulaşılmak istenen amaçlar arasında şüpheli kişinin veya sanığın hazır bulunmasını ve delillerin karartılmamasını güvence altına almak başta gelir ayrıca koruma tedbirleriyle, kişi hak ve özgürlüklerini sınırlandırmanın kanunla yapılması, geçici olması ve amaç değil araç olması esastır.
6222 sayılı Kanun’un 18/3. maddesi uyarınca uygulanan “seyirden yasaklama” tedbiri, Kanun’da tanımlanan veya yollamada bulunan ilgili kanunlardaki suçlardan birinin işlendiği şüphesinin olması ve bu şüphe nedeniyle hakkında soruşturma başlamış olması durumunda hiçbir karara gerek olmaksızın Kanun gereği derhal uygulamaya konulan “özgün ve önleyici amaçlı koruma tedbiri”dir.
Seyirden yasaklama tedbiri bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’undaki koruma tedbirlerine ilişkin genel kuralların dışına çıkılmıştır. Nitekim, ceza yargılamasına konu seyirden yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemden ayrı olarak mahkeme kararı olmaksızın uygulanması, ceza muhakemesinin yapılmasını veya yapılan muhakemenin sonunda verilecek kararları etkileme özelliğinin bulunmaması, verilmesi muhtemel hapis veya adli para cezasının infazını güvence altına alma ile delil temini ve muhafazası amaçlarını taşımaması, anılan Kanun’un 18/3. maddesi uyarınca yerine getirilen seyirden yasaklama tedbirini ceza yargılamasında uygulanan diğer koruma tedbirlerinden farklı kılmaktadır. Özellikleri dikkate alındığında seyirden yasaklama koruma tedbiri, klasik koruma tedbirlerinin sahip olduğu amaca hizmet etmemekte, suçun önlenmesi amacını taşıdığı anlaşılmaktadır.
2. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama Koruma Tedbirinin Sona Erme Halleri
6222 sayılı Kanun’un 18 maddesinin beşinci fıkrasında, koruma tedbiri olarak uygulanan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin hangi hallerde derhal kaldırılacağı düzenlenmiştir.
Birinci hal; Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilmesi halinde derhal kaldırılacağı düzenlenmiştir. Buna göre, anılan koruma tedbirinin, soruşturma evresinde, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili soruşturan ya da bulunması halinde Cumhuriyet Başsavcılığınca iş bölümü gereği görevli kılınan Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde ise yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili kovuşturan mahkeme tarafından istem üzerine veya re’sen kaldırılması durumunda sanık hakkında uygulanan bu koruma tedbiri, kararın kesinleşmesine gerek olmaksızın anılan kanun gereği derhal kaldırılır ve sanığın, koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verildiği tarihten itibaren 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında tanımlanan genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbiri, soruştuma veya kovuşturma sonuna kadar uygulanması mutlak bir zorunluluk olmayıp, yukarıda belirtilen yetkili merciilerce kaldırılmadığı takdirde başlatılan soruşturmanın ya da ceza muhakemesinin sonucuna göre devam etmesi söz konusudur.
6222 sayılı Kanun’da yetkili merciilerce verilen koruma tedbirinin kaldırılmasını konu alan istemin kabulüne, reddine veya re’sen kaldırılmasına dair kararlara karşı bir kanun yolu öngörülmemiş ise de, burada 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uyarınca gerçekleştirilen bir soruşturma söz konusu olduğundan, soruşturma ya da kovuştumada geçerli itiraz usulü de aynı şekilde kullanılabilmelidir.
Yetkili veya itiraz merciilerince istem üzerine veya re’sen spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilirken dikkat edilmesi gereken husus, soruştuma açılmasının ortaya koyduğu haklı bir gerekçeyle uygulanan bu koruma tedbirine muhatap olan kişinin yeniden 6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya anılan Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlardan birini işleyip topluma yönelik zarar verme tehlikesinin bulunup bulunmadığını takdir etmektir.
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dokuzuncu fıkrasında düzenlenen suç açısından hangi nedenlerin haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olarak kabulu uygulamada ciddi tereddütlere sebep olmaktadır. Dairemizin de istikrar kazanmış içtihatları da göz önünde bulundurularak, bu koruma tedbirine muhtap olan kişinin, iradesi dışında gelişen, önceden öngörülmesi mümkün olmayan ve kaçınılmaz durumların varlığı halinde haklı ve kabul edilebilir bir mazeret söz konusudur.
İkinci hal; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan soruşturma neticesinde CMK’nın 171 veya 172. maddelerine göre kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi (ön ödeme nedeniyle kovuşturma olanağı bulunmaması durumu hariç) halinde derhal kaldırılır.
Üçüncü hal; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan kovuşturma neticesinde sanık hakkında CMK’nın 223/2. maddesine göre beraat kararı veya 223/8. maddesine göre düşme kararı (ön ödeme nedeniyle düşme kararı verilmesi durumu hariç) verilmesi halinde derhal kaldırılır.
6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya bu Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak başlatılan ceza muhakemesinin anılan Kanun’un 18/1. ve 18/6. maddesinde belirtilen hüküm veya kararlardan biri ile sonuçlanması halinde, koruma tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklama tedbiri, güvenlik tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklanma yaptırımına dönüşür ve anılan Kanun’un 18/1. ve 18/6. maddelerinde (kovuşturma evresinde önödeme nedeniyle CMK’nın 223/8. maddesine göre düşme kararı verilmesi de dahil olmak üzere) belirtilen sürelerle spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya bu Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak soruşturma evresinde önödeme bulunulduğu ve TCK’nın 75. maddesine göre kamu davası açılmaması halinde, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren; kamu davasının açılmasının ertelenmesi halinde ise, bu kararın kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
C. Tebliğ – Tebelluğ Belgesinin Hukuki Niteliği
Koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının şüpheliye tebliğ edilmesi biçimini öngören yasal mevzuatımızda açık bir düzenleme yer almamaktadır. Uygulamada görünen şüphelinin de imzasının bulunduğu tebliğ – tebellüğ belgesi ile faile yükümlülük yükletilmemekte, genel kolluk biriminin şüpheliyi aydınlatma ve soruşturma evresinde yapılan işlemlerin tutanağa bağlanması kapsamında, müdafii veya vekil sıfatıyla bir kimsenin hazır bulunma koşulunun olmadığı, bizzat muhatabına yapılması gereken, kanundan doğan ve derhal uygulanmaya konulan yükümlülüklere ilişkin bildirim niteliğinde bir işlem olup anılan suçun kanuni bir unsuru değildir.
III. Uyuşmazlık Konusu Olayı Nitelendirme
Spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbiri uygulanan sanığın savunmasında ileri sürdüğü “ben çalışıyorum, işyerimden her maç olduğunda izin alamıyorum, ayrıca Dardanelsporun maç programını takip edemiyorum ve bu sebeple de karakola gidip imza atamadım.” biçimindeki nedenin haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olmaması karşısında; taraftarı olduğu Dardanelspor profesyonel futbol takımının 09.10.2013, 20.10.2013, 13.04.2014, 20.04.2014, 27.04.2014, 04.05.2014 ve 17.11.2014 tarihlerinde oynanan spor müsabakalarının başlangıç saatlerinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmaması nedeniyle sanığın eyleminin anılan Kanun’un 18/9. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı cihetle, dosya kapsamında yapılan araştırmada sanığın yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemine ilişkin dava dosyanın akıbetinin tespit edilememesi nedeniyle, mahkemece; Dardanelspor taraftarı olan sanık hakkında koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan dava dosyasının getirtilip, soruşturma veya kovuşturma neticesinde verilen kararın türü ve tarihi ile koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilmiş ise, bu tarihin tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kabule göre;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin son müsabaka tarihi olan “17.11.2014” yerine “09.10.2013, 20.10.2013, 13.04.2014, 20.04.2014, 27.04.2014, 04.05.2014, 17.11.2014” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 24/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
—
T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2018/1676 E., 2018/4518 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I. Kamu Davası Süreci
1. Maddi Olay
6222 sayılı Kanun’un 14/1. maddesi kapsamında hakaret içeren tezahürat eylemleri sonrası başlatılan soruşturma gereğince spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbiri uygulanan sanıkların, taraftarı oldukları TKİ Tavşanlı Linyitspor futbol takımının 09.12.2012 tarihinde saat 13:00’de Adana Demirspor ile oynanan spor müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulundukları yere en yakın genel kolluk birimine başvurmadıkları iddia edilmiştir.
2. Sanıkların Savunması
Sanık …, maçın tarihini ve saatini bilmediğini; sanık …, suç tarihi itibariyle Soma’da maden ocağında çalıştığını, çalıştığı yerin şehir merkezine 45 km uzaklıkta olduğunu, belli saatlerde servisin bulunduğunu ve kendi özel aracının olmadığını; sanık …, belirtilen tarihte pazarda çalıştığını ve yola mal almaya gittiğini beyan etmişlerdir.
3. Yerel Mahkeme Kararı
Sanıklar hakkında usulüne uygun verilmiş bir idari tedbir kararı bulunmadığını ve özellikle sanık …’ın suç tarihi itibariyle kömür işletmesinde çalışması nedeniyle kolluğa müracaat etmede fiili imkansızlık içinde bulunduğu cihetle, sanıkların üzerine atılı bulunan suçun yasal unsurları oluşmadığından, 5271 sayılı CMK’nın 223/2-b maddesi gereğince beraatlerine karar verilmiştir.
4. O Yer Cumhuriyet savcısının Temyiz Nedenleri
Somut olayda, usulüne uygun koruma tedbirinin bulunması nedeniyle suçun yasal unsurlarının oluştuğu cihetle, yerel mahkemenin kararının bozulmasını talep etmiştir.
5. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Tebliğnamesi
Kararın usul ve kanuna uygun olduğu cihetle, yerel mahkeme tarafından sanıklar hakkında verilen hükümlerin onanmasını talep etmiştir.
II. Uyuşmazlık Konusu Olay
6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya bu Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak başlatılan soruşturmada derhal uygulamaya konulan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin hukuki niteliğine, bu tedbirin hukuka uygun olup olmadığına ve sanıkların ileri sürdüğü sebeplerin 6222 sayılı Kanun’un 18/9. maddesindeki düzenleme bakımından haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olarak kabulünün mümkün olup olmadığına ilişkindir.
III. İlgili Hukuk Kuralları
6222 sayılı Kanun’un “seyirden yasaklanma” başlığı altında düzenlenen 18. maddesinde; “(3) Bu madde kapsamına giren suçlardan dolayı soruşturma başlatılması halinde şüpheli hakkında spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri derhal uygulamaya konulur. Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından bu tedbirin kaldırılmasına karar verilmediği takdirde bu yasağın uygulanmasına koruma tedbiri olarak devam edilir.”, “(5) Koruma tedbiri olarak uygulanan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbiri; a) Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmesi, b) Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi, c) Sanık hakkında beraat veya düşme kararı verilmesi, halinde derhal kaldırılır.”, “(6) … önödeme halinde ise, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin uygulanmasına devam edilir.”, “(8) Bu madde hükümlerine göre spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlüdür” ve “(9) Sekizinci fıkradaki yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi, yirmibeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır.” hükümleri düzenlenmiştir.
6222 sayılı Kanun’un Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin “müsabakaları seyirden yasaklanma tedbirine ilişkin usul ve esaslar” başlığı altında düzenlenen 22. maddesinde; “(1) Müsabakaları seyirden yasaklanma tedbirine ilişkin usul ve esaslar şunlardır:” “a) Kanunda tanımlanan veya yollamada bulunan ilgili kanunlardaki suçlardan dolayı soruşturmayla ilgili işlemler Cumhuriyet savcısının sözlü ya da yazılı talimatı üzerine genel kolluk görevlileri tarafından başlatılır.” “b) Kanun kapsamında haklarında soruşturma başlatılan kişilerle ilgili gerekli işlemler yapıldıktan sonra ilgililer hakkında genel kolluk tarafından resen müsabakaları seyirden yasaklanma tedbiri uygulanarak düzenlenen form ilgili spor güvenlik birimine gönderilir.” “c) Seyirden yasaklanma tedbirinin, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmediği takdirde koruma tedbiri olarak uygulanmasına devam edilir.”, “ç) Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbiri hakkında Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından verilen kararlar elektronik bilgi bankasına kaydedilmek üzere ilgili makam tarafından İl spor güvenlik birimine gönderilir. Kovuşturmaya yer olmadığı, sanık hakkında beraat veya düşme kararı verilmesi hallerinde seyirden yasaklanma tedbiri derhal kaldırılır.”, “d) … ön ödeme halinde ise ön ödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.” ve “f) Spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün yurtiçinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın polis merkezi amirliğine veya jandarma karakol komutanlığına başvurur.” hükümleri düzenlenmiştir.
IV. Hukuki Değerlendirme
A) Kolluğa Müracaat Etme Yükümlülüğünün İhlali Suçu
Adli kontrol benzeri bir kurum olarak öngörülen seyirden yasaklanma tedbiri, 14.4.2011 tarihli ve 27905 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlüdür. Anılan yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi, yirmişbeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır (m.18/9).
1. Suçla Korunan Hukuki Yarar
6222 sayılı Kanun’un 18/9. maddesinde öngörülen suçla korunan hukuki değer, faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, bu yolla kişilerin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izlemesi ve dolayısıyla kamu güvenliğinin sağlanmasıdır.
2. Suçun Faili ve Mağduru
Bu suçun faili, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan bir kimse olabilir, suçun mağduru ise, soyut tehlikeye maruz kalan toplumun bireyleridir.
3. Suçun Maddi Unsuru
Bu suçun maddi unsuru, güvenlik ya da koruma veya önleyici idari tedbir gereği spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişinin, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğüne aykırı davranmasıdır. Soyut tehlike suçu niteliğinde bulunan bu suçta, anılan başvurma yükümlülüğüne aykırı davranış gerçekleştirilmesinin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izleyen kişiler açısından genel olarak tehlike (zarar doğurabilme olasılığı) meydana getirmesi yeterli sayılmış, ayrıca somut bir tehlikenin ve zararın doğması aranmamıştır.
4. Suçun Manevi Unsuru
Bu suçun manevi unsuru genel kast olup, fail, müsabaka günü bulunduğu yere en yakın genel kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü yerine getirmeme halinde cezalandırılır ve failin saiki önem taşımaz.
B. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklanma
1. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama Koruma Tedbirinin Hukuki Niteliği
Ceza muhakemesinde koruma tedbirleri, kişinin suçluluğu yargı kararıyla tespit edilmeden önce temel bir hakkın sınırlandırılması sonucunu doğuran ve amacı muhakemenin yapılabilmesini veya ileride verilmesi muhtemel olan hükmün infazının yerine getirilmesini sağlamak olan işlemlerdir. Koruma tedbirleriyle ulaşılmak istenen amaçlar arasında şüpheli kişinin veya sanığın hazır bulunmasını ve delillerin karartılmamasını güvence altına almak başta gelir ayrıca koruma tedbirleriyle, kişi hak ve özgürlüklerini sınırlandırmanın kanunla yapılması, geçici olması ve amaç değil araç olması esastır.
6222 sayılı Kanun’un 18/3. maddesi uyarınca uygulanan “seyirden yasaklama” tedbiri, Kanun’da tanımlanan veya yollamada bulunan ilgili kanunlardaki suçlardan birinin işlendiği şüphesinin olması ve bu şüphe nedeniyle hakkında soruşturma başlamış olması durumunda hiçbir karara gerek olmaksızın Kanun gereği derhal uygulamaya konulan “özgün ve önleyici amaçlı koruma tedbiri”dir.
Seyirden yasaklama tedbiri bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’undaki koruma tedbirlerine ilişkin genel kuralların dışına çıkılmıştır. Nitekim, ceza yargılamasına konu seyirden yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemden ayrı olarak mahkeme kararı olmaksızın uygulanması, ceza muhakemesinin yapılmasını veya yapılan muhakemenin sonunda verilecek kararları etkileme özelliğinin bulunmaması, verilmesi muhtemel hapis veya adli para cezasının infazını güvence altına alma ile delil temini ve muhafazası amaçlarını taşımaması, anılan Kanun’un 18/3. maddesi uyarınca yerine getirilen seyirden yasaklama tedbirini ceza yargılamasında uygulanan diğer koruma tedbirlerinden farklı kılmaktadır. Özellikleri dikkate alındığında seyirden yasaklama koruma tedbiri, klasik koruma tedbirlerinin sahip olduğu amaca hizmet etmemekte, suçun önlenmesi amacını taşıdığı anlaşılmaktadır.
2. Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama Koruma Tedbirinin Sona Erme Halleri
6222 sayılı Kanun’un 18 maddesinin beşinci fıkrasında, koruma tedbiri olarak uygulanan spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin hangi hallerde derhal kaldırılacağı düzenlenmiştir.
Birinci hal; Cumhuriyet savcısı veya mahkeme tarafından koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilmesi halinde derhal kaldırılacağı düzenlenmiştir. Buna göre, anılan koruma tedbirinin, soruşturma evresinde, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili soruşturan ya da bulunması halinde Cumhuriyet Başsavcılığınca iş bölümü gereği görevli kılınan Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde ise yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili kovuşturan mahkeme tarafından istem üzerine veya re’sen kaldırılması durumunda sanık hakkında uygulanan bu koruma tedbiri, kararın kesinleşmesine gerek olmaksızın anılan kanun gereği derhal kaldırılır ve sanığın, koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verildiği tarihten itibaren 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında tanımlanan genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbiri, soruştuma veya kovuşturma sonuna kadar uygulanması mutlak bir zorunluluk olmayıp, yukarıda belirtilen yetkili merciilerce kaldırılmadığı takdirde başlatılan soruşturmanın ya da ceza muhakemesinin sonucuna göre devam etmesi söz konusudur.
6222 sayılı Kanun’da yetkili merciilerce verilen koruma tedbirinin kaldırılmasını konu alan istemin kabulüne, reddine veya re’sen kaldırılmasına dair kararlara karşı bir kanun yolu öngörülmemiş ise de, burada 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uyarınca gerçekleştirilen bir soruşturma söz konusu olduğundan, soruşturma ya da kovuştumada geçerli itiraz usulü de aynı şekilde kullanılabilmelidir.
Yetkili veya itiraz merciilerince istem üzerine veya re’sen spor müsabakalarını seyirden yasaklanma koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilirken dikkat edilmesi gereken husus, soruştuma açılmasının ortaya koyduğu haklı bir gerekçeyle uygulanan bu koruma tedbirine muhatap olan kişinin yeniden 6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya anılan Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlardan birini işleyip topluma yönelik zarar verme tehlikesinin bulunup bulunmadığını takdir etmektir.
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dokuzuncu fıkrasında düzenlenen suç açısından hangi nedenlerin haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olarak kabulu uygulamada ciddi tereddütlere sebep olmaktadır. Dairemizin de istikrar kazanmış içtihatları da göz önünde bulundurularak, bu koruma tedbirine muhtap olan kişinin, iradesi dışında gelişen, önceden öngörülmesi mümkün olmayan ve kaçınılmaz durumların varlığı halinde haklı ve kabul edilebilir bir mazeret söz konusudur.
İkinci hal; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan soruşturma neticesinde CMK’nın 171 veya 172. maddelerine göre kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi (ön ödeme nedeniyle kovuşturma olanağı bulunmaması durumu hariç) halinde derhal kaldırılır.
Üçüncü hal; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan kovuşturma neticesinde sanık hakkında CMK’nın 223/2. maddesine göre beraat kararı veya 223/8. maddesine göre düşme kararı (ön ödeme nedeniyle düşme kararı verilmesi durumu hariç) verilmesi halinde derhal kaldırılır.
6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya bu Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak başlatılan ceza muhakemesinin anılan Kanun’un 18/1. ve 18/6. maddesinde belirtilen hüküm veya kararlardan biri ile sonuçlanması halinde, koruma tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklama tedbiri, güvenlik tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklanma yaptırımına dönüşür ve anılan Kanun’un 18/1. ve 18/6. maddelerinde (kovuşturma evresinde önödeme nedeniyle CMK’nın 223/8. maddesine göre düşme kararı verilmesi de dahil olmak üzere) belirtilen sürelerle spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
6222 sayılı Kanun’da tanımlanan veya bu Kanun’un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak soruşturma evresinde önödeme bulunulduğu ve TCK 75. maddesine göre kamu davası açılmaması halinde, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren; kamu davasının açılmasının ertelenmesi halinde ise, bu kararın kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
C. Tebliğ – Tebelluğ Belgesinin Hukuki Niteliği
Koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının şüpheliye tebliğ edilmesi biçimini öngören yasal mevzuatımızda açık bir düzenleme yer almamaktadır. Uygulamada görünen şüphelinin de imzasının bulunduğu tebliğ – tebellüğ belgesi ile faile yükümlülük yükletilmemekte, genel kolluk biriminin şüpheliyi aydınlatma ve soruşturma evresinde yapılan işlemlerin tutanağa bağlanması kapsamında, müdafii veya vekil sıfatıyla bir kimsenin hazır bulunma koşulunun olmadığı, bizzat muhatabına yapılması gereken, kanundan doğan ve derhal uygulanmaya konulan yükümlülüklere ilişkin bildirim niteliğinde bir işlem olup anılan suçun kanuni bir unsuru değildir.
Ç. Anayasa Mahkemesinin Koruma Tedbirinin Hukuki Niteliğine İlişkin Kararları
Erzurum 3. Sulh Ceza Mahkemesi, Demirci Sulh Ceza Mahkemesi ve Derik Sulh Ceza Mahkemesi’nin başvuru kararlarında, Cumhuriyet savcısının ya da mahkemenin kararı olmaksızın yasaklama tedbirinin uygulanmasının masumiyet karinesine aykırı olduğu, özgürlük ve güvenlik hakkı ile insan haklarına saygı yükümlülüğü ile bağdaşmadığı ve seyahat hakkının kısıtlandığı, bu tedbirlere karşı itiraz hakkının tanınmamasının hak arama hürriyetine ters düştüğü, temel hak ve özgürlüklerin ölçüsüz olarak sınırlandığı, ayrıca kurallarda yer alan “taraftar” kavramı ile yükümlülüklerin uygulanmasına ilişkin kavramların belirsiz olduğu belirtilerek 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin 3., 8. ve 9. fıkralarının, Anayasa’nın 2., 5., 10., 12., 13., 15., 19., 23., 36., 38. ve 59. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi, 11.09.2014 tarih ve 2014/138 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
Tavşanlı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin başvuru kararında, suçta ve cezada, geçerli olan kanunilik ilkesi gereği idarenin düzenleyici işlemleri ile ceza ihdas edemeyeceği, suçu oluşturan eylemin ve suçun unsurlarının kanun ile belirlenmediği, seyirden yasaklama tedbirine ilişkin kararın kim tarafından verileceğinin ve uygulanacağının düzenlenmediği, bazı hususlarda kanun yerine yönetmelikle düzenleme yapıldığı, tedbire uyulmaması durumunda verilecek cezanın hapis cezası olarak infaz edilme ihtimalinin bulunmasına rağmen konunun yönetmelikle düzenlenmesi ve idareye bu konuda yetki verilmesinin kanunilik ilkesini ihlal ettiğini, ayrıca belirlilik ve öngörülebilirlik açısından da hukuka uygun olmadığını belirtilerek 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesi ile 9. fıkrasının, Anayasa’nın 38. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi, 13.11.2014 tarih ve 2014/167 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
Sivas Çocuk Mahkemesi’nin başvuru kararında, hakkında soruşturma başlatılmış kimse hakkında hakim ya da mahkeme kararı olmaksızın kolluk tarafından idari bir işlem ile spor müsabakalarını seyirden men tedbiri uygulandığı, bu tedbirin açık ve belirli bir tedbir olmadığı ayrıca kuralların kanunilik ilkesini ve hiç kimsenin fiilin işlendiği zaman suç oluşturmayan fiilden mahkum edilemeyeceği kuralını ihlal ettiği belirtilerek 6222 sayılı
Kanun’un 18. maddesinin 3. ve 9. fıkralarının, Anayasa’nın 38. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi, 18.02.2015 tarih ve 2015/17 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
V. Delillerin Tartışılması
Yukarıda belirtilen kanun ve yönetmelik hükümleri, Anayasa Mahkemesi kararları ile koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının hukuki niteliği nedeniyle, kolluk tarafından spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri uygulanmasında ve sanıkların, yurt içinde bulundukları takdirde, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmalarında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Sanık …’in bilgi eksikliğine dayalı savunmasına “ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz” ilkesi uyarınca itibar edilmemelidir. Diğer sanıkların ileri sürdükleri sebeplerin 6222 sayılı Kanun’un 18/9. maddesinde düzenlenen suç açısından bir önemi bulunmamakla birlikte söz konusu bu hususlar, bu Kanun’un 18/5. maddesi kapsamında; soruşturma evresinde, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili soruşturan ya da bulunması halinde Cumhuriyet Başsavcılığınca iş bölümü gereği görevli kılınan Cumhuriyet savcısıdan veya kovuşturma evresinde ise, yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili kovuşturan mahkemeden koruma tedbirinin kaldırılmasını talep edebilirler.
IX. Uyuşmazlık Konusu Olayı Nitelendirme
Spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbiri uygulanan sanıkların, haklı ve kabul edilebilir bir mazeret sunmaksızın taraftarı olduğu TKİ Tavşanlı Linyitspor profesyonel futbol takımının 19.12.2012 tarihinde saat 13:00’de Adana Demirspor ile oynanan spor müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulundukları yere en yakın genel kolluk birimine başvurmamaları karşısında, sanıkların eylemlerinin anılan Kanun’un 18/9. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı cihetle, dosya kapsamında yapılan araştırmada sanıkların yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemlerine ilişkin dava dosyanın akıbetinin tespit edilememesi nedeniyle, mahkemece; TKİ Tavşanlı Linyitspor taraftarı olan sanıklar hakkında koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan dava dosyasının getirtilip, soruşturma veya kovuşturma neticesinde verilen kararın türü ve tarihi ile koruma tedbirinin kaldırılmasına karar verilmiş ise, bu tarihin tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
Kabule göre;
Gerekçeli karar başlığında “09.12.2012” olan suç tarihinin gösterilmemesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
—
T.C.
Yargıtay
19. Ceza Dairesi
2016/1839 E., 2017/10078 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dokuzuncu fıkrasında düzenlenen suçun maddi unsuru, güvenlik ya da koruma veya önleyici idari tedbir gereği spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişinin, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğüne aykırı davranmasıdır. Manevi unsuru ise, genel kast olup, fail, müsabaka günü bulunduğu yere en yakın genel kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü yerine getirmeme halidir.
Güvenlik tedbirleri, kanunda öngörülen toplumsal savunma vasıtaları olup, toplum için tehlike oluşturan suçun işlenmesinden sonra tehlikeli failler hakkında ceza yerine veya ceza ile birlikte hakim tarafından hükmedilen yaptırımlardır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun genel hükümler bölümünde 53. ve 60. maddeleri arasında güvenlik tedbirleri sayılmıştır. Bu tedbirler arasında “seyirden yasaklanma” tedbirine yer verilmemiştir. Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma güvenlik tedbirinin kanuni dayanağını ise, 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin birinci fıkrası oluşturmaktadır. Bu hükme göre, 6222 sayılı Kanunda tanımlanan veya bu Kanunun yollama yaptığı diğer suçlar için uygulanabilen, bir hakkın yasaklanması sonucunu doğuran, kanun ile öngörülmüş ve yasaklanma kararının sebebini oluşturan fiili kovuşturan hakim tarafından ceza yerine veya ceza ile birlikte hükmedilen yaptırım niteliğindeki bir güvenlik tedbiridir. Bu tedbir ile faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, onun tedavi ve ıslah edilmesi amaçlanmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde ise,
24/02/2013 tarihinde Adanaspor A.Ş. – Adana Demirspor futbol takımları arasında yapılan spor müsabakası sırasında sanığın stadyum içerisinde 6222 sayılı Kanun’un 14/1. maddesi kapsamında hakaret içeren tezahürat eylemi sonrası başlatılan ceza muhakemesi neticesinde adli para cezasına ve güvenlik tedbirine karar verildiği ve bu kararın 26.06.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Böylelikle, anılan hükmün kesinleşmesiyle infazına başlanan seyirden yasaklanma yaptırımının süresi cezanın infazı tamamlandıktan itibaren bir yıl geçmesiyle sona erer.
Yukarıda belirtilen suçun maddi ve manevi unsuru ile güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının hukuki niteliği ve sanığın savunmasında ileri sürdüğü “kamyon şöförü olmam ve maç saatlerinde de yolda bulunmam nedeniyle müracaat edemedim zaten maçlara da gitmiyorum” biçimindeki nedenin de haklı ve kabul edilebilir bir mazeret olmaması karşısında, sanığın yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu Adanaspor A.Ş. takımının en son 01.03.2014 tarihinde oynanan dokuz futbol müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmadığı cihetle, güvenlik tedbirinin gereklerine uymayan sanığın eyleminin 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesinin 9. fıkrasında tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden; sanığın mahkumiyeti yerine yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin 22/11/2017 tarih ve 2016/7978 E. – 2017/9812 K., 19/06/2017 tarih ve 2016/5280 E. – 2017/5852 K., 24/04/2018 tarih ve 2017/5590 E. – 2018/4875 K., 20/04/2018 tarih – 2017/5895 E. – 2018/4886 K., 16/04/2018 tarih ve 2018/1676 E. – 2018/4518 K. ve 27/11/2017 tarih ve 2016/1839 E. – 2017/10078 K. sayılı kararları Hukuki Haber
Haberin Alıntılandığı Kaynak: www.hukukihaber.net